10.05.2017

Yaklaşan Berat Kandili Münasebetiyle Müftü Vekili Mustafa GÜNER Bir Mesaj Yayınladı:

“Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla.

10 Mayıs Çarşamba’yı Perşembe’ye bağlayan gece rahmet, mağfiret ve arınma mevsimi Ramazan-ı Şerifin habercisi olan yeni bir Berat Kandilini daha idrak etmenin huzur ve mutluluğunu yaşayacağız. Böylesine mübarek bir geceye bir kez daha erişip bizlere güzel bir fırsat bahşeden Cenab-ı Hakk’a hamd-ü senalar olsun.

Bu Kutlu Gece Hem Nedamet Hem De Umut Zamanıdır.

Böylesine rahmet geceleri, varlığımızı yeniden gözden geçirme, muhasebe ve tefekkür etme imkânları kazandıran birer fırsat olarak değerlendirilmelidir. Bizler, bu geceler sayesinde zaman zaman ihmal ettiğimiz kulluğumuzun farkına varıyor, kendimize çeki düzen veriyor, Cenab-ı Hakk’la olan ilişkilerimizi yeniden tanzim etme fırsatı buluyoruz. Bu geceler bizleri, Kur’an ve sünnet ölçüleri ışığında geçmişimizle yüzleşmeye, bugünümüzü değerlendirmeye, yarınımızı inşa etmeye davet etmektedir. Bu kutlu gece hem nedamet hem de umut zamanıdır.

Berat, şerden, fesattan, vicdansızlıktan, insafsızlıktan, kötüden ve kötülükten uzak kalmaktır. Bu gecede her mümin, kötülüğe olan mesafesini ölçmeli, kötülüğe giden yolları kapatmaya bir kere daha karar verirken, kötülükten uzaklaşmakla yetinmeyip iyiliğe yaklaşmak, iyiyi aramak, iyiyle olmak anlamına gelir. Allah’a dost olma, hakkın yanında yer alma ve hayra giden yolları arama gecesidir. Beratın ilk şartı kimden berî, kime yakın olacağımızı bilmektir.

Her İnsanın Beratı Kendi Elindedir

Berat’ın yegâne sahibi elbette Yüce Rabbimizdir. Ancak her insanın beratı kendi elindedir. Zira biz Allah’a bir adım yaklaşırsak O bize bin adım yaklaşır. Allah’ın hoşnutluğunu isteyen, hiç kimseyi hor ve hakir görmez. Allah’ın sevgisine ulaşmak isteyen, her daim yüreğinde sevgi ve merhamet taşır. Berat, Yüce Yaradan’ın affına erebilmek için yaratılanı affetme, rahmet ve mağfirete mazhar olma günüdür. Allah’tan af dileyen affedici olmalı, Allah’tan bağışlanma dileyen bağışlayıcı olmalıdır. Bu konuda kendimizi yenilemeli, kendimize, eşimize, çocuklarımıza, komşularımıza, bütün insanlığa ve bütün mahlûkata karşı affedici olmalıyız.

Berat, kırılan kalpleri onarma, dargınlık duvarlarını yıkma; kin, nefret ve intikam duygularını aşma zamanıdır. Berat, tövbe ve dua zamanıdır. Berat Kandilini fırsat bilerek iç dünyamıza doğru bir yolculuk yapalım. Yenilenme ümidiyle hep birlikte tekrar günaha dönmemek üzere tövbe edelim. Ahireti dünyaya tercih eder hale geldiğimiz, en yakınlarımızdan bile sevgi ve merhameti esirgediğimiz; akrabalarımızı, yetimleri, kimsesizleri, ihtiyaç sahiplerini unuttuğumuz günler için, nefislerimize zulmettiğimiz, zulme uğrayan kardeşlerimize el uzatamadığımız ve gözyaşlarına ortak olamadığımız için tövbe edelim.

Tövbelerimiz Beratımız Olsun

Sevgili Peygamberimizin (sas) emrettiği üzere bir vücudun uzuvları, bir binanın tuğlaları gibi olamadığımız, kardeşlerimizin dertleriyle dertlenemediğimiz, acılarını acılarımız, sevinçlerini sevincimiz bilemediğimiz için tövbe edelim ki, tövbelerimiz beratımız olsun. İstikbalimizi, geleceğimizi ve hayatımızı Allah’ın rızasını kazanmak için yeniden plânlayalım. Umutlarımızı tazeleyerek tekrar yeşertelim. Sadece iyilik ve iyiliği egemen kılmak için çaba sarf edelim. Sevgili Peygamberimiz (sas), bu gecede Allah’a bol bol ibadet edilmesini, gündüzünde ise oruç tutulmasını tavsiye ettiğini ve Yüce Rabbimizin “Bağışlanmak dileyen yok mu, onu bağışlayayım! Rızık isteyen yok mu, ona rızık vereyim! Belâya dûçar olan yok mu, ona afiyet vereyim!” buyurduğunu ve bizlere müjdelediğini unutmayalım.