13.05.2018

2018 YILI RAMAZAN AYI TEMASI “İSRAF OLMASIN!

15 Mayıs Salı günü kılacağımız ilk teravih namazının ardından 16 Mayıs Çarşamba günü tutacağımız ilk oruç ile Ramazan Ayı’na girmiş olacağız.

Her yıl Ramazan ayında bireysel ve toplumsal hayatımıza ışık tutan önemli bir değeri kamuoyunun gündemine taşıyan Diyanet İşleri Başkanlığımız, Ramazan ayı boyunca etraflı bir şekilde belirlenen konu çerçevesinde, toplumumuzda bir duyarlılık ve farkındalık oluşmasını hedeflemektedir.

Bu bağlamda Diyanet İşleri Başkanlığımız, 2018 yılı Ramazan Ayı temasını “İSRAF OLMASIN!” olarak belirlemiştir.

“İsraf” herhangi bir konuda aşırı gitmek, doğru ve gerçek olandan sapma, meşru sınırların ötesine geçme; imkanları ve sahip olunan değerleri, gerekli görülen yerler dışında veya gereğinden fazla harcama anlamına gelmektedir. İsraf konusunun seçilmesindeki öncelikli hususlar şunlardır:
1. Can, mal, çevre, ömür, zaman, vb. maddi ve manevi değerlerin kontrolsüz kullanılarak israfının önlenmesine yönelik bilgilendirme ve farkındalık oluşturmak.

2. Sıfır atıklı sofralar, sahip olduğumuz nimetleri ihtiyacımız ölçüsünde kullanıp, arta kalanları fakir, yoksul vb. kişilerle paylaşma üzerine bilinçlenmeyi sağlamak. İslam’da israf, ayet ve hadislerle yasaklanmıştır.

"...Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz; çünkü Allah israf edenleri sevmez." (A'râf, 7/31). “Bir de akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını ver. Gereksiz yere saçıp savurma. Zira böyle saçıp savuranlar şeytanların dostlarıdır. Şeytan ise, Rabbine karşı çok nankördür." (İsrâ, 17/26-27) Hz. Peygamber (s.a.s.) de; "Kibirsiz ve israf etmeden yiyiniz, içiniz, giyiniz ve sadaka veriniz." (Buhârî, Libas, 1; Nesâî, Zekât, 66.) sözü ile israfın yasaklığını ifade buyurmuştur.

Yeme-içmede; giyim-kuşamda, zamanın ve kaynakların kullanımında ülkemizde ve dünyada çokça israf yapılmaktadır. Söz gelimi ülkemizde yıllık 214 milyar Türk Lirası gıda israfı yapılmaktadır. İnsanlar günün 8 saatini uykuda, 2 saatini TV başında geçirmekte mesai saatleri ve diğer zaman dilimlerinden kendine ve ailesine vakit ayıramamaktadır.

- Yüce Allah, insanla birlikte yeryüzü ve çevresinde, bütün canlılara yetebilecek ölçüde rızık ve nimet de yaratmıştır. Kâinattaki her canlının rızkı, Yaratan tarafından lütfedilmiştir. Ayrıca yeryüzü ve çevresi yaratılanların geçimini temin etmeye elverişli bir biçimde yaratılmıştır. İnsanlar, Allah'ın kendileri için yarattığı rızık ve nimetleri, meşru yollarla elde etmek suretiyle yararlanabilirler.

- Meşru yollarla elde edilen mal ve servetin harcanması veya tüketiminde de meşru ölçüler çerçevesinde hareket etme zorunluluğu vardır.

- İslâm'da, harcama ve tüketim israf değil iktisat, diğer bir ifadeyle verim ekonomisi temeline oturtulmuştur.

- İsraf sadece fertlerin değil, toplumların çöküşünde de en önde gelen etkenlerden birisidir. Bu bağlamda İslâm, mensuplarını kendilerine gerek fert, gerekse toplumsal bazda verilen değerlerin israf edilmemesi konusunda uyarmıştır.

- İslâm'da mal yığmayı düşünen ve servetlerini tembelce ellerinde tutanlar da tasvip edilmemişlerdir. Zira böyle bir tutum, malların âtıl durumda kalmasına ve dolayısıyla da kaynak israfına sebep teşkil etmektedir. İslâm, israfın önlenmesi için kişileri manevî yönden de motive etmiştir. Verilen her nimetten sorguya çekilme yaptırımı, israfın önlenmesinde önemli bir etkenir. Ramazan ayında israfın bireysel ve toplumsal olarak zararlarına dikkat çekmek, yerel ve global anlamda farkındalık oluşturmak amacıyla “İsraf” teması çerçevesinde bir dizi kampanya yürütülmektedir.

Bu duygu ve düşüncelerle Aziz milletimizin Ramazan-ı şerifini tebrik ediyor, rahmet, mağfiret ve kurtuluş iklimi olan bu ayın yeryüzündeki kötülükleri alıp götürmesini, bütün müminler ve insanlık için kalıcı bereketler ve güzellikler getirmesini, hassaten işgal, acı, gözyaşı ve türlü zorluklar içinde çıkış yolu arayan İslam âlemi için kurtuluş ve huzura vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyoruz.

Gazipaşa İlçe Müftülüğü